Miyom
Miyom nedir? Görülme oranı nedir? Kaç yaşında daha sık görülür? Kimlerde daha çok ortaya çıkarlar? Belirtisi nedir? Kaç mm’ye ulaşabilirler?
Miyomlar rahim duvarından çıkan iyi huylu urlardır. Her 4-5 kadından birinde miyomlara rastlamak mümkündür. Çoğu herhangi bir belirtiye neden olmazlar ve ancak kontrol esnasında saptanabilirler. Miyomlar doğurganlık çağının hastalığıdır. Çünkü gelişmeleri östrojen hormonuna bağımlıdır. Menopozdan sonra östrojen hormonunun etkinliğininin azalması ile mevcut miyomlar genellikle küçülürler ve bir şikayete neden olmazlar.
Miyomların gelişmesi ailevi bir eğilim göstermektedir. Annesinde veya ablasında miyom saptanan birinde miyom görülme riski daha fazladır. Bunu dışında doğum yapmamış olanlarda miyom gelişimine daha sık rastlanmaktadır.
Miyomların belirtileri bulundukları yer ve büyüklüklerine göre değişiklik gösterir. Rahim içine yakın ve büyük olan miyomlar daha fazla şikayete neden olurlar. Küçük bile olsa rahim içine yakın miyomlar adet esnasında kanama miktarının artmasına, kanama süresinin uzamasına yol açarlar. Tam tersine rahim dışına doğru olan miyomlar ise daha az şikayete neden olur. Bu tür miyomlar büyüdükleri takdirde idrar kesesi, barsak gibi komşu organlara bası yapıp, sık idrar yapma ve dışkılama güçlükleri şeklinde belirti verebilirler. Yine rahim duvarı içinde yer alan miyomlar da kanama ve bası belirtilerine yol açabilirler.
Miyomların büyüklükleri çok değişkendir. Birkaç milimetreden, 20-30 cm.e kadar büyük miyomlara rastlanabilir. Büyük miyomlar karında şişlik kanama, küçük miyomlar ise rahim içine yakın oldukları takdirde kanamaya neden olurlar. Şikayet ve belirtiler daha çok miyomların yerleşim yeri ile ilgilidir.
Bazı miyomlar gebe kalmayı zorlaştırabileceği gibi, düşük ve erken doğum riskini de arttırabilirler. Özellikle rahim içinde ve rahim duvarında yer alan miyomlar kanamayla birlikte kısırlığa da yol açabilirler. Miyom çapı büyüdükçe ve sayıları arttıkça kısırlığa yol açma riski de artar. Rahim içinde yer alan miyomlar küçük bile olsa daha fazla sorun yaratırlar.
Miyomlar ne zaman risk oluştururlar?
Miyomların yol açtığı en büyük problemler kanama, gebe kalamama, çevre dokulara bası ve yoğun kanama sonucu ortaya çıkan kansızlıktır. Miyomların kötü huylu olma olasılığı 1000’de 5 kadardır. Hızlı büyüyen, kan akımında farklılıklar olan miyomların kötü huylu olabileceği düşünülmelidir. Miyomlar çok sayıda olup, teker teker çıkarılmaları kanama riski taşıyor ve bu tür bir ameliyat kadının yaşamı açısından risk oluşturuyorsa rahim alınmasını gerektirebilir. Ayrıca miyom ameliyatları sonrası rahim etrafında ve rahim içinde yapışıklıklar olabilir. Ameliyat esnasında kullanılan malzemeden, ameliyat tekniğine kadar yapışıklık riskini etkileyen faktörler vardır. Çok dikkat edilmesine rağmen yine de ortaya çıkabilen bu yapışıklıklar, ameliyat sonrasında hastanın gebe kalmasını zorlaştırabilir, ağrı oluşumuna neden olabilir.
Ne zaman alınması gerekir?
Görülen her miyomun alınması gerekmez. Miyomların ilaçla tedavisi yoktur. Nadiren ameliyata hazırlık amacı ile veya kanamaların azaltılması amacı ile geçici olarak ilaçlar kullanılabilir. Kesin çözüm ameliyattır. Ancak pek çok kadın, ameliyata gerek olmadan miyomları ile sorunsuz bir şekilde yaşamlarını sürdürebilirler. Kanama, gebe kalamama gibi şikayeti olanlarda ameliyat gerekebilir. Rahim içinde olan miyomlar küçük bile olsa hem gebe kalamama, hem de yoğun kanamaya neden olurlar ve ameliyat gerektirirler. Rahim duvarındaki miyomlar ise 5 cm. den büyük olduklarında veya çok sayıda olduklarında ameliyat düşünülebilir. Tabii ki en doğru kararı hasta ve doktoru birlikte vermelidir. Rahim dışında yer alan miyomlar ise çok büyüdüklerinde veya çevreye bası yaptıklarında ameliyat düşünülmelidir.
Miyomlara yapılacak ameliyatlar çeşitlidir. Kapalı veya açık ameliyatla miyomlar veya rahmin tamamı alınabilir. Kapalı ameliyat laparoskopi veya histeroskopi ile yapılabilir. Rahim içinde yer alan miyomlar histeroskopi denilen yöntemle çıkartılabilirler. Çoğunlukla hastanede gece kalmadan, rahim ağzı genişletilerek kamera rehberliğinde rahim içine girilerek bu miyomların tamamı çıkartılabilir. Rahim içinde yer alan miyomlar en fazla şikayete yol açan, ancak ameliyatları en kolay olan miyomlardır. Rahim duvarında veya rahim dışında yer alan miyomlara laparoskopi denilen yöntemle göbekten optik bir aletle girilerek veya açık ameliyatla müdahale edilebilir. Burada cerrahın deneyimi, miyomun yerleşim yeri, miyomların sayısı karar vermede etkilidir.
Doğurganlık çağındaki kadınlarda tercih edilen ameliyat miyomektomi, yani miyomların çıkartılmasıdır. Nadiren rahim alınması gerekebilir. Miyoma ameliyatları sonrası miyomların tekrarlama olasılığı % 20 kadardır. Miyomlar çok sayıda ise tekrarlama riski artmaktadır. Doğurganlığını tamamlamış, tekrarlama riski yüksek olan miyomlarda rahim alınması gerekebilir. Doğurganlığını tamamlamış da olsa kadın rahminin korunmasını istiyorsa bu durum değerlendirilmeli, hasta ve doktoru birlikte karar vermelidir.
Miyomlarda ultrasonografik yöntemlerle ve miyomun kanlanmasını sağlayan damarın tıkanması şeklinde yeni tedavi seçenekleri de vardır. Bunlar bugün için yaygın olarak kullanılmayan, ancak özel durumlarda baş vurulan tedavi yöntemleridir.
Miyomlar zaman zaman kistlerle karışıtırılabilmektedir. Miyomlar rahimden çıkar, patates kıvamında serttirler. Kistler ise yumurtlıktan kaynaklanırlar, içi sıvı dolu balon gibi oluşumlardır. Kistler iyi veya kötü huylu olabilmektedir. Kistler bazen geçici olup, adet dönemiyle birlikte kaybolabilirler. Halbuki miyomların kaybolmaları söz konusu değildir.